29 Ağustos 2011 Pazartesi

Gozo yolları taşlı Geliyor kalem kaşlı

Geçen gün arkadaşlarla Gozo adasına gittik, gidebildik. Otobüsle adanın kuzeyine gitmek tam 1 buçuk saatimizi aldı. otobüs çilesinin ardından - bu arada ayakta geçti yolculuğumuz - Cirkewwa dan feribotla Gozo ya geçtik. Feribot için 4 küsur euro verdik. Verdik ama bu parayı gitmek için değil geri dönebilmek için verdik. Her neyse, Gozo ya 5 + 4 iki grup vardık. Beklediğiniz gibi herhangi bir planımız yok. jip mi kiralasak yoksa araba mı kiralasak derken taksi kiraladık :D Taksi şoförüne kişi başı 10 euro vererek bizi gezdirmesini istedik. Daha doğrusu o kişi başı 10 euro verin sizi gezdireyim dedi, biz de kabul ettik. Bir çok güzel yer gezdik öğle sıcağında. Sonrasında bir cafeye girip çikolatalı milkshake içelim dedik serin serin, adam bize bildiğin sütlü çikolata verdi. Kutudan çıkarmış bardağa dökmüş. Bunları geçecek olursak adada gezilecek güzel yerler var. Mesela adanın göbeğinde - ben öyle tahmin ediyorum - bir tane kilise var. Tanınmış bir kilise ama adını bilen çıkmadı. Maltalılara sordum onlar bile bilmiyor adını. Hastalığı olan ya da bir sakatlığı olan o kiliseye geldikten sonra iyileşmiş. Onunla ilgili bir duvar bile var kilisede bir sürü kaza haberleri ve kilisenin mucizeleri ile ilgili haberler. İyileştikten sonra ihtiyaçları kalmadığı koltuk değnekleri vs. herşey mevcut duvarda Görülmesi gereken bir yer. Adanın son turu tabiki sahil. Baştan taşlarla bir 5-10 metre gittikten sonra güzel kumu olan bir denizi var. Ama siz benim yaptığım gibi taşlardan gitmeye çalışmayın çünkü tam denizden binbir güçlükle çıkarken biraz ilerde insanların koşarak girip çıktıkları bir yol keşfettim. Biraz geç oldu ama o yolda sanırım hiç taş yok. Bunları düşe kalka öğreniyor insan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder